Başlıkta gayet güzel özetliyor ama yok ben illa açıklamayı da okurum, kıl tüy adamım ben diyorsan anla ki bu blog mlog işleri gereksiz işler. 'Öyleyse sen niye blog takılıyon?' diye sorarsan iki dakka durmam kırarım çeneni. Sana mı sorucam ne takılıp ne takılmayacağımı, istemiyorsan bas git meşgul etme dükkanın önünü...

The Boat That Rocked

The Boat That Rocked
Sıcak film, makara, güzel... Müzikler isa haaarika, biraz eski ama benim kafada...

Cumartesi, Kasım 18, 2006

Kış Adamı

Tekrar anladım ki kış adamıyım ben. Millet hemen bereye, atkıya sarılmış, aslanlar gibi kazak ile geziyorum ben. Sevmiyorum mont giymeyi. Hareket edemiyorum montun içinde, rahat olamıyorum. İyice donana kadar da giymiyorum montu. Dağ adamıyım ben diye gaza getirsem mi kendimi? Babam da kaloriferli evde dağ adamı olur! Sıcacık evde dağ adamıymış, sttir yavşak.

Şey öğrendim bu hafta, kuran kurslarında (yatılı felan olanlar) futbol veya türevi top oynamak günah diye yasakmış. Hz. İbrahim, kelle felan mantığımı diye sordum, değilmiş. Nedenini bilen yok, yasak, hatta günah. Sonra badminton, squash, çim hokeyi günah mı diye de sordum, aptal oldu adam, tabii günah dedi. Soramadı onlar ne diye. Ben de sorgulamadım fazla, günah ya neme lazım.

Bugün bir müşterimi arayacakken 535 yerine 532 çevirince bir başka kişi açtı telefonu. Şivesinden laz olduğu belliydi. “Kimle görüşüyorum” diye sordum, “Adum Bekir, Tirabzonda yaşayrum, akvaryumculuk yapayrum” deyince dayanamadım, “Yarışmacı arkadaşlara başarılar da dilersin herhalde” dedim. “Ne diiysuun?” dedi!!! Akvaryumcu Laz Bekir!!!

Neden gemi falan batarken çocuklara ve kadınlara öncelik verilir ki? Ben olsam önce yakışıklılar ve güzeller olsun isterim. Hep düşünürüm ben o durumda olsam öncelik verir miyim diye? Gerçi bana kalmaz uyanıklar damlar hemen. Mesela var benim böyle uyanık arkadaşım, öyle bir durumda babasını satar vallahi. İsim vermeyeyim aram bozulmasın ama var yani böyle insanlar. Kadın çocuk tanımaz birinci olur vallaha. Haklı tabii bir yandan.

Hiç yorum yok: