Başlıkta gayet güzel özetliyor ama yok ben illa açıklamayı da okurum, kıl tüy adamım ben diyorsan anla ki bu blog mlog işleri gereksiz işler. 'Öyleyse sen niye blog takılıyon?' diye sorarsan iki dakka durmam kırarım çeneni. Sana mı sorucam ne takılıp ne takılmayacağımı, istemiyorsan bas git meşgul etme dükkanın önünü...

The Boat That Rocked

The Boat That Rocked
Sıcak film, makara, güzel... Müzikler isa haaarika, biraz eski ama benim kafada...

Salı, Temmuz 22, 2008

while my guitar gently weeps

Heheeeyt teknolociye bak blogum, sana ahanda bu satırları otobüste boluya 40 km kala yazıyorum, ayrıca kalbin kadar temiz bu sayfayı bana ayırdığın için de teşekkür ederim. Bir adada yalnız kalsam yanıma alacağım 3 şeyi de söyleyeyim mi? Teknoloji bööle işteee... Peeehh....

Şimdi son 1 aydır özellikle (estağfurullahsız) eşekler gibi ders çalıştığımdan kelli bugün pek bir mesudum, bahtiyarım. Efendim alemlerin ineği olarak 14 sınavımın üçünü vermiş bulunuyorum. Hem de hayatımda ilk defa doksanlı moksanlı notları görerekten. Tabii bu arada kayış biraz sıyrılmış kafada biraz çiçek açmış durumda. Mazur göreyim kendimi.

En çok ne yapmayı özlemişim biliyon mu, gazete okumayı. O kadar uzun süredir (1-2 ay) adam gibi keyifle gazete okuyamıyordum, hep bir suçluluk duygusu, allahın malı onur gazete ile oyalanacağına git çalış, yetişmeyecek it herif diyen bilnçaltım, üstüm hep manşet ve spor sayfası sonrası katlamıştı gazeteyi, şimdi pek sevgili kamil koç'un* hediye olarak verdiği gazeteyi satır satır, ilanlarına kadar okudum. Gözlerim hariç bana pek iyi geldi. Gözler zaten emektar Ford kamyon... Şimdi önümde takribi "ders çalışanı ...ksinler" süreci olarak takribi 2-3 hafta var. Denize gitçem, lost'un 4. sezonunu izlicem, hatta sinemaya gitçem, zaman ayıramadıklarıma zaman ayırıcam, internette gezcem, borno (damla öyle derdi) indircem, ütü yapıcam, kuzenle gezcem, halı saha maçı yapcam, eser ve ipek'le 90's partisine, daykom'la pink floyd gecesine gidicem, ohooo.... Gerçi aralarından ütü kısmını pek hevesli yapmayacağım ama mecburen yapacağım.

* Kamil Koç ile aramda herhangi bir reklam anlaşması yoktur, yanlış anlaşılmasın, ayrıca wireless akıl ediyorlar ama priz yok, ahanda bitiyor şarj işte... Türk'ün teknolojisi bu kadar!